Kendileri küçük, riskleri büyük

 Kendileri küçük, riskleri büyük

Hep hız, hep performans, virajlar, tüneller, best time’lar, finişler… Hepsi güzel tamam da bir de çocuklu seyahatler, araç içinde çocuk terörü (!) ve de artan güvenlik, sorumluluk, huzur üçlemesi var. Şunu çok iyi kavramak gerekiyor ki, çocuklar küçülmüş erişkinler değildir. Çocukların kafaları, bedenlerinin 1/4’ünü oluşturur. Erişkinlerdeyse bu oran 1/8’dir. Bu yüzden çocukları araç içinde ‘kafanıza göre’ değil, çocukların yaşlarına göre sabitlemek gerekiyor. Ülkemizde yeni zorunlu hale getirilen -o bile getirilip getirilmediği bir türlü netleşemeyen!- çocuk koltuklarının seçimi büyük önem taşıyor. Kullanılacak tutuş sistemi, çocuğun yaşına, kilosuna ve vücut yapısına uygun olmak zorunda. Tutuş sisteminin olmadığı hallerde 20 km/s hız bile ölümcül olabiliyor. Kaza anında kemeri bağlı olmayan çocukların yüzde 10’u yan camlardan fırlıyor ve ölüm riskiyle karşı karşıya kalıyor. Fırlamayanlarsa koltuk ya da tavana şiddetli çarpma sonucu -şanslıysa!- ağır yaralanmayla kurtuluyor! Çocukların öldüğü kazaların %40’ı, 3 kilometreden kısa mesafelerde meydana geliyor!

En kırılgan yolcular:Çocuklar
Avrupa’da trafik kazalarında her gün dört yaşın altında iki çocuk ölüyor. Türkiye’deyse bu sayı çok daha fazla. Bu kazaların çoğunda, çocuklar ya hiç korunmadıkları ya da yetersiz bir şekilde korundukları durumda yakalanıyor. Oysa çocukların korunması, erişkinlerin korunmasından daha karmaşık; uzmanların tekrar etmekten sıkılmadıkları nakaratta olduğu gibi: Çocuk, minyatür bir erişkin değildir!
Vücut yapısı açısından baktığımızda çocuğun kafası, iki yaşına kadar toplam ağırlığının %25’ini oluştururken, erişkinlerde bu oran %7’dir. Ve kemikleşme dönemindeki çocuk iskeleti, özellikle kalça bölgesi. daha erişkin iskeletinin dayanıklılık düzeyine ulaşmaktan çok uzaktır. Dolayısıyla, tutuş sistemleri de uygun olmalıdır. Diğer taraftan çocuk, araç içinde bir erişkinden daha hareketlidir, bu da tutuş sistemlerinin doğru konumda olmamasına eklenerek darbenin etkisini artırabilir.

Her yaşın riski de koruması da kendine özel
2 yaşına kadar: En büyük riskleri, omurganın kırılgan olmasından ve kafa ile vücut ağırlığı arasındaki dengesizlikten dolayı boyundan yaralanmalardır. Cepheden çarpışmalarda kafayı tutan, sırtı yola dönük koltuklar en uygunudur. Havayastığı devredışı değilse bu koltukların asla ön koltuğa yerleştirilmemesi gerekir.
2-4 yaş arası: En sık görülen ağır iç kanamalar, koltukların sırtına çarpan kafa bölgesinde olur. Bu tür yaralanmalar, genellikle tutuş sisteminin koltuğa kötü monte edilmiş olmasından ve kemerlerin gevşek bırakılmasından kaynaklanır. Donanımlı araçlarda çocuk koltuğunun bağlanmasını basit ve etkili hale getiren Isofix sistemi bu riskleri azaltıyor.
4-10 yaş arası: Kalça kemiği daha tam olarak oluşmadığı için karın bölgesi, vücudun en ciddi şekilde etkilenen bölgesi oluyor. Kalça kemiğinin kanatları, erişkinlerde olduğu gibi, üç bağlama noktalı emniyet kemerinin belden geçen yatay kayışını tutamaz ve çarpışma anında bu kayış yukarı kayar. Anca, rehber-kayış ile donatılmış uygun bir yükseltici bu riski ortadan kaldırır. Yatay kayış ideam konumuna, yani kasıklara oturur, üst kayış da olması gerektiği gibi omuz hizasından kavrar.

Emniyet kemerinin altından kayma riski
İyi ayarlanmış bir emniyet kemeri, kaza anında çarpmanın tüm şiddetinin kalçalara yüklenmesini sağlar. Gerçekten de kalçalar, insan vücudunun en dayanıklı bölgesidir, 800 kg ila 1 tonluk basınçları kaldırabilir. Ama burada da bir risk vardır: Emniyet kemerinin altından kayma olasılığı! Kalça kemerin altından kaydığında, çarpışmadan doğan enerjinin bütün yükü, karın bölgesine biner. Oysa kalçalardan çok daha hassas olan karın bölgesi, iç kanamaya uğramadan, 300 kilonun üstündeki basınçlara dayanamaz. Tüm otomobil üreticileri bu kemeraltından kayma olgusuna teknik yeniliklerle çare bulmaya çalışıyor. Volvo, minderleri yükseltilebilen çocuk koltuklarını geliştirirken Renault Megane II CC’de kemer altından kaymayı önleyici iki havayastığı yerleştirerek buldu. Ön koltukların minderlerine yerleştirilen havayastıkları, kaza anında şişerek yolcunun bacaklarını yükseltirken kalçanın emniyet kemerinin altından kaymasını önlüyor.

1 Comment

  • […] […]

Comments are closed.