Yeni 208

Kriz yönetimi!

 Kriz yönetimi!

Şu an herkes akaryakıt fiyatlarından yakınıyor! Yakınılmayacak gibi değil. Hem benzin hem de dizelde yakıtın litre fiyatının yüksekliği, trafiği rahatlatacak kadar yüksek. Komik olan litre fiyatı 4 lira olunca ses yükseliyor ama hükümet vatandaşına “kıyak yapıp” 3.98’e indirince bütün vaveyla bitiyor! Üç şeritteki araçlarla yolu kapatıp yol genişliğince bir pankart açmak ve stickerlar yapıştırmak dışında faaliyete koyulabilmiş bir etkinlik ya da kampanya yok! Doğrusu, biliyoruz ki olacağı da yok! Bu ülkenin insanı da böyle ya da bu hale getirildi… Net ve tartışmasız: tepkisiz…


Yüksek akaryakıt fiyatları, bizdeki fahiş vergi uygulamasına yaklaşamasa da dünyanın -kendi ölçeklerinde!- hep baş belası oldu. Özellikle 1956 ve 1973 petrol krizleri, farklı tepkilerle karşılık gördü. 1956 yılında İsrail, İngiltere ve Fransa’nın oluşturduğu ittifak ile Mısır arasında gerilen ipler ve Mısır lideri Nasır’ın Süveyş Kanalı’nı millileştirdiğini açıklamasından sonra yapılan savaşın yol açtığı petrol sıkıntısı Avrupa’yı kasıp kavurmuştu. İşte tam bu noktada savaşın barıştan sonraki en güzel sonucu olarak ekonomik tüketimi ve özellikle 60’ların sembolü olacak kült tasarımıyla Mini Cooper geliştirilmişti. Mini benzini neredeyse tüketmiyor, adeta kokluyordu! İngiltere’de Prenses Margaret’ten The Beatles’a herkesin kullandığı otomobil 1999’a kadar üretildi.
1973 petrol krizindeyse Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Birliği’nin OAPEC (OAPEC, OPEC üyesi Arap ülkeleriyle Mısır ve Suriye’den oluşur) Yom Kippur Savaşı’nda ABD’nin İsrail Ordusu’na destek vermesine karşılık olarak ilan ettiği petrol ambargosu yaşanmıştı. 1973’te OAPEC, ABD ve savaşta İsrail’den yana tavır sergileyen ülkelere artık petrol ihraç etmeyeceğini açıklamıştı. Bununla beraber OPEC üyesi ülkeler dünya petrol fiyatlarını yükselterek ülkelerine giren kaynakları artırmaya karar vermişti. Gelişmiş ülke sanayileri petrole bağımlı durumda olduğu için OPEC ülkelerinin önde gelen müşterileri durumundaydı. 1973 yılında petrol fiyatlarındaki şaşkınlık verici artış ve 1973-74 dönemindeki borsanın çöküşü 1929 krizinden beri yaşanan küresel bir ekonomik krizdi ve sadece fiyat artışlarıyla açıklanamayacak mekanizmalara yol açtı ve 1980’lere dek sarkan uzun dönemli ekonomik etkiler yarattı. Böylesi zor bir dönemde 60’ları savurgan V8 motorlarıyla geçiren Amerikan otomobillerinin forsu inmeye başladı. Durumu kollayan Japon markaları, özellikle Amerika’da gövde gösterilerine başladı! Bir tarafta konfor ve gücü öne çıkartarak “kuyruğu dik göstermeye çalışan” Amerikan otomobilleri, diğer tarafta küçük ve ekonomik Japonlar’ın reklam bombardımanı başlamıştı…