Fiat 500L
1998 yılında otomotiv dünyasında start alan retro modeller modası, geride kalan 15 yılda milyonlarca adetlik bir pazar yarattı. İlk retro model VW Beetle’ın ardından Chrysler PT Cruiser ve MINI geldi. Arada başka modeller de oldu ama özellikle bu üçlünün başını çektiği retro style otomobillerin arasına 2007 yılında çok dişli, çok ikonik bir rakip katıldı. Bence 1957’den 1975’e kadar süren uzun üretim sürecinde İtalya’nın sembollerinden biri haline gelen Cinquecento’nun modern takipçisi, Fiat tarihinin en yüksek kaliteli, en özenli ve marka algısını değiştiren en değerli modeli oldu. Ülkemizdeki muhafazakar tüketici profilinin tavırlarına aldanmamak gereki, markanın Amerika’ya dönüş modeli de olan Fiat 500 bütün dünyada çok iyi satıyor. Avrupa’da yoğun şehir trafiğinde duyulan ihtiyaçlara uygun tasarlanan bu otomobiller, bizim tüketicilerimize küçük, daracık, çocuk işi vs gelebilir, aldanmayınız. Tekrar edeyim, Fiat tarihinin en iyi ürünü bence 500’dür. Bu da retro style modasının hakkını vermesinin yanında Cinquecento’nun mirasını da mükemmel kullanması anlamına geldi.
Gelelim 500L’ye. Retro modeller arasında şüphesiz işi en iyi götüren BMW’nin MINI’si oldu. 1959’dan itibaren üretilen her Mini versiyonu, sırayla modernize edildi ama özellikle son dönemde artık kabak tadı verme noktasına ulaştı. Gelen haberler, bu çalışmaların epey bir süre daha süreceği şeklinde! Muhtemelen bu yıl içinde 5 kapılı Golf benzeri bir hatchback, 2016’da MINI MPV, buggy versiyon MINI Moke ve dört kapılı bir MINI semi-sedan gibi tuhaflıklar birbirini kovalayacak suyunu çıkarırcasına… 500’ün ardından 500C, 500 Gucci, 500L ve en son 500 Living ile bir anda versiyonlar arttıkça MINI’den sonra “Fiat da benzer rotada mı ilerliyor” diye düşünüyordum ki 500L’ye yüklenen anlam otomotiv sektöründe de yükselen yıldız oldu! Fiat 500L, cross over rüzgarını yakaladı! Fiat lotoyu tutturmuş görünüyor şimdilik!.. Aslında MINI Countryman’in çizgisinde bir cross over fikri, yeni bir konsept değil ama Fiat, 500L ile bunu uygun fiyatla daha aile modeline çevirebilmiş. Adını 1965-75 arası üretilen uzatılmış mikrovan Cinquecento versiyonu Fiat 500 K Giardiniera’dan alabilirmiş ama model global düşünüldüğünden long (uzun)’un L’si tercih edilmiş. Türkiye’de de çok dikkat çekiyor ve ilgiyle karşılanıyor ama bu ilgi rakamlara henüz çok yansımamış olabilir, buna karşılık özellikle İtalya ve Fransa’da yoğun talep görüyor 500L.
Şüphesiz iki kapı daha takıp fotokopiyle büyütülmüş bir otomobil değil Fiat 500L. Platformu da, süspansiyon elemanları da dışardan görünen farları, aynaları vs gibi farklı. Ortak parça arıyorsanız öncelikle motor kaputunun altına bakmalısınız! Ferah hissettiren kabinde ucuzun da ne kadar sempatik ve fonksiyonel olabileceğinin kanıtları var. Fiyat ucuz, aklınıza kötü şeyler getirmeyin! Öyle süslü plastikler, hiçbir işinize yaramayacak takılar yok, Panda deneyimleriyle 500 tecrübesi birleşmiş, ortaya sıcak bir mekan çıkmış, fonksiyonellikle sentezlenmiş. Tıpkı MINI gibi Fiat da elindeki köklü ürünü iyi işlemiş. 500’ün logosu koltuklara bile desen olarak renk veriyor.
Birçok artı var bu otomobilde. Çapraz açıları neredeyse mükemmelleştiren çiftli A sütunları, karmaşa yaratmayan basit ve fonksiyonel kumandalar, ferah hissettiren yüksek tavan, geniş ayak boşlukları, kabin içi saklama gözleri, kolayca katlanabilir arka koltuklar, çift seviyeli bagaj zemini, MPV kavramının (multi purpose vehicle/çok amaçlı araç) hakkını veriyor. Tabii trendy ismi cross over’a döndü ama emin olun onun da karşılığına 500L yazabilirsiniz.
Motor çok fazla güçlü olmadığından ve 500L sportif anlamlar taşımadığından süspansiyon yumuşaklığı anlayışla karşılanabilir, sıkıntı vermeden işini yapıyor. Yoksa MINI Countryman kadar sert olsa –daha geniş kitleler hedeflendiği için- eleştiri toplayabilirdi. Ben virajlardaki esnemelerden çok hoşlanmadım ama sakin sürücüler bunu konfor olarak algılayıp hiç fark etmeyebilir bile! Tüm aksamların kullanımı tanıdık. Vites geçişleri, debriyaj sertliği, direksiyon tepkileri… Fiat’ın alışılagelmiş makul sürüş dinamikleri bu otomobilde de kolayca hissediliyor. Tabii frenlerdeki zayıf hisler, süspansiyondaki esnemeler vs de öyle!.. Bir de City fonksiyonu var ki, bundan yıllar önce ilk karşımıza çıktığında direksiyonu “kuş gibi” hafiflettiği için ilginç gelmişti, kadın sürücülerin sorununun direksiyonu çevirmekle ilgili olduğunu zannetmiştik! Oysa kadınlar güçlü, sistem şimdi anlamını yitirmiş görünüyor. Çünkü fonksiyon kullanılmadığında bile direksiyonu çevirmesi zor değil! Belli ki, Fiat da üzerinden atamıyor…
1.3 litrelik Multijet II motor, henüz 1500 d/d’den itibaren ön akslarına ulaşan 200 Nm’lik maksimum tork ile güçlü çekiş özellikleri sağlayabiliyor. Az yakıt tüketip bu kadar dinamik sürüş sağlayabilmek, 21. yüzyıla kadar bütün dizel sürücülerinin hayaliydi! Common Rail direkt enjeksiyon sisteminin turbo ile buluşmasında öncülük eden Fiat Grubu, belki de işler durma noktasına ilerlerken dirilişini Bosch’un bu icadına borçlu! 100 km’de maksimum 5.0 litre ortalama tüketimle kullanabileceğiniz bu otomobil, ailelere keyifli yolculuklar sunmakla kalmıyor, aile bütçesine de belirgin olarak katkıda bulunuyor.
1.4 litre 95 HP’lik motorda 40.900 TL’den başlayıp 105 HP’lik 1.6 Multijet’te 59.000 TL’ye kadar yükselebilen 500L fiyatları, Renault Captur ve Peugeot 2008 ile paralel seyrediyor. Küçük fiyat farkları cross over müşterileri için detaylı donanım incelemesi gerektiriyor. Opel Mokka’nın fiyat skalası, etrafta neden fazla görülmediğini anlatır seviyede!
Bu otomobil, önemli bir yükseliş trendi sergileyen Fiat’ın imaj göstergesinde önemli bir role sahip. Amerika’da 162 HP’lik versiyonu dahi satılan 500L, bana en az MINI Paceman kadar manasız gelen bagajsız, üç sıra koltuklu “dolmuş” versiyonu 500 Living ile sulandırılabileceğinin ipuçlarını veriyor ama şu haliyle gerek ailelerden gerekse taksi sürücülerinden büyük ilgi toplayabilir. Maksat imajın yanında fonksiyonellik de ise…
(+) Fiat’a imaj katkısı, uygun fiyat, fonksiyonellik, düşük tüketim
(-) Süspansiyon salınımları
Fiat 500L 1.3 Multijet II
Yakıt tipi: Dizel
Motor hacmi (cc): 1248
Motor gücü (HP): 85 HP/3500 d/d
Maksimum tork (Nm): 200 Nm/1500 d/d
Vites kutusu: 5 ileri manuel
Maksimum hız (km/s): 165
0-100 km/s hızlanma (sn): 14.9
Tüketim (şehiriçi/şehir dışı/karma) (lt/100 km): 5.0/3.7/4.2
Ağırlık (kg): 182