Mercedes-Benz E220d Exclusive

Yeni E Serisi, sınıfında devrim sayılabilecek özelliklerle bezeli bir teknolojik başyapıt. Gerçi bunlardan bazıları ülkemiz trafik koşullarına lüks geleceği kesin donanımlar ama genel toplamda Alman yıldızı yine gökyüzündeki yerinin koruyor. Ağabeyi S Serisi’nin bir numara küçüğü gibi tasarlanmış otomobil, sahip olduğu teknolojiler ve elit iç tasarımıyla içinde de aynı hissi veriyor. Yeni tasarlanmış çift mercekli ve şeffaf ön camlı farlar, yeni E Serisi tasarımının dışarıdan en belirleyici karakteristik özelliği olarak öne çıkıyor. Bu farlar, markanın tasarım dilini ifade eden MULTIBEAM LED farlara entegre bir şekilde tasarlanmış. Belli belirsiz yanan mavi ışık huzmesi, rakip farlardan da ayrılıyor. Kısa ve uzun farlarda yol şartlarına göre yapılandırılabilen yüksek ışık dağılımına sahip Akıllı Far Sistemi’nin fonksiyonları dijital olarak ayarlanıyor. Böylece dünyada ilk kez dinamik viraj aydınlatması tamamen dijital olarak ayarlanabiliyor.

Otomobilin far gibi kamufle edilmiş arka aydınlatma grubu tek parça olarak tasarlanmış. Meşale tasarımı sadece gece sürüşlerinde karakteristik bir görünüm sunmakla kalmıyor, aynı zamanda daha etkin bir görünürlük sağlayarak sürüş güvenliğini arttırıyor.

Kabinde Mercedes-Benz için bir devrim sayılabilecek dijital ortam karşılıyor bizi. Yatay yerleştirilmiş iki iPad gibi görünen ekran, sanal olarak ilginç değişiklikler gösterebiliyor ama Mercedes gibi bir markası o klask yapıdan uzaklaştırıyor. Bilemiyorum, belki yeni jenerasyonun ilgisini çekecektir ama bu ekrandaki göstergeleri Mercedes’in asıl kullanıcı profili olan adult sürücülere benimsetmek zaman alabilir, sanki biraz keskin bir geçiş olmuş. İki adet 31.2 cm’lik yüksek çözünürlüklü yatay ekranda kokpit fonksiyonları renkli dijital grafikler olarak görüntüye geliyor. Classic, Sport ve Progressive görüntü stilleri arasından tercihlere göre seçim yapılabiliyor ama hangisi huzursuz bir ibrenin yerini alabilir tartışmaya açık. Biraz zaman ayırınca menüler kolayca çözülüyor, ısıtma/soutmayla ilgili her şey ise mekanik butonlarda. Orta konsola yerleştirilen klasik saat ise analog göstergelerin eksikliğini gidermiyor.

Ekran belki dokunmatik değil ama direksiyon simidi üzerindeki Blackberry tadındaki dokunmatik kumandalar, tüm menülere ulaşmayı sağlıyor. Sürücünün önündeki göstergeler, direksiyon simidinin sol tarafındaki dokunmatik kumanda birimlerinden, daha sağdaki göstergeler ise direksiyon simidinin sağ tarafındaki dokunmatik kumanda birimlerinden ve/veya orta konsoldaki Touch Control adlı birimden kumanda edilebiliyor. Bu temel devrimin yanında otomobilin kabininde ses sisteminden koltuk tasarımlarına onlarca yenilik var. Bu kadar dijitalize olmak belli bir kullanıcı grubunu gözden çıkarmak anlamına gelmiyor ama yeni E Serisi kabin teknolojisinin -ileri yaşlı kullanıcılar için bir geçiş modeli- ileri doğru bir adım olduğunu hissettik. C Serisi’nde olduğu gibi vites konsolunda da bir adet dokunmatik kumanda paneli daha yer alıyor. Sürücü bu panel üzerinden tüm fonksiyonlara yine dokunma veya tıklama yoluyla ulaşabiliyor. Touch Control paneli ayrıca harf, rakam veya özel işaretlerin el yazısı ile giriş yapılabilmesini sağlıyor.

Mercedes koltukları her zaman hatasızdır. Gelişmiş özelliklerinden önce oturma konforuna bakılır. Minder ve sırtlık konforu yüksek olan ön koltuklar ısıtmalı ve havalandırmalıyken test aracımızın donanımında yer alan arka koltuklar da ısıtılabiliyordu. Opsiyon olarak direksiyon, orta konsol ve kapılardaki kol dayanakları da ısıtılabiliyor!

23 hoparlörlü Burmester ses sistemi, kabinde olağanüstü müzik deneyimleri yaşatıyor. A, B ve C sütunlarına gömülen hoparlörlerin yanı sıra tavana yerleştirilmiş hoparlörler de dikkat çekiyor. Öyle ki, otomobil kabininde adeta bir konser deneyimi yaşamak, her bir enstrümanı ayrı ayrı duymak mümkün.

Yandan çarpmalar için alınan yeni bir önlem var, gerçekten çok etkileyici. Pre-Safe Impulse yan ile kaçınılmaz bir yandan çarpma algıladığında sürücü ya da yolcu koltuğunun yanındaki hava odacıkları saliseler içinde şişiyor ve misafirini içeri doğru itiyor. Böylece kapıyla olan mesafe artırılıyor! Yolu okuyup çarpışmayı öngörebilen Pre-Safe’in diğer özellikleri kadar dahice. Ya Intelligent Drive dahilindeki Pre-Safe ile entegre biyomekanik işitme korumasına ne demeli? Pre-Safe bir çarpışma ihtimali belirdiğine müzik sistemi üzerinden iç kulağa bir sinyal yolluyor ve Stapedius kasının uyarılmasıyla kulak zarı ile iç kulağın bağlantısı azaltılıyor! Mercedes mühendisleri yapılabilecek yorum bırakmıyor!

E Serisi’ndeki otonom sürüş modunu BMW 730 Li ile aynı gün deneme şansı bulduk. DRIVE PILOT ile tıpkı BMW gibi şehir içi ya da otoyolda öndeki araçla mesafeyi koruyarak hızlanıp yavaşlayan otomobil, elleri direksiyonda kalmak dışında sürüş yapmak zorunda değil. Ama BMW için söylediğimiz E Serisi için de geçerli, bu teknolojiler modern trafiklerin işleri. Otomobilin okuduğu işaretlere göre davrandığı trafikte yandan giren bir araç tüm düzeni bozabiliyor. Kaldı ki E Serisi’nin sarı şeritleri gözden kaçırdığını fark ettik! Malum, hem yollarımız hem işaretlerimiz hem şeritlerimiz hem de sürüş disiplinimiz bozuk! Bir gövde gösterisi olarak tamam ama bizim yollarımızdaki risklere risk ekliyor bu müthiş teknoloji!

Otomobildeki aktif fren yardımcısı, araçtakiler kadar yoldaki yayaların da güvenliğini düşünüyor. 55 km/s, hatta Sürüş Yardım Paketi’nde 65 km/s hıza kadar yandan gelen yandan gelen yayalara da tepki veriyor ve çarpmamak için yavaşlıyor. Bu da bizim trafiğimizden akıllı bir sistem. Müthiş ama sizi takip eden nasıl tepki verir onu bilemiyoruz! Tek güvenceniz, duruş şiddetine göre ışıyan adaptif stop lambaları!

Gelelim motor havuzuna. 220d, 2.0 litrelik direkt enjeksiyonlu modern bir dizel. Hemen kalkıştan itibaren 400 Nm’lik torkun 9 kademeli otomatik şanzımanla istekli, hatta “sürükleyici” çekişiyle su gibi akıcı bir sürüş sağlayan motor, benzinli mevkidaşı E200’e meydan okuyor. İvmelenme soluksuz, son hız yeterince yüksek. Bu performans sonrasında tüketilen dizel yakıt ise tüm cüsseye karşın 5.0 litrenin üzerine çıkmıyor. BMW 520d’ye göre gücü daha yüksek olan motorun tüketimi de daha düşük.

Diri ama tipik Mercedes standartlarında konforlu bir süspansiyona sahip otomobille yapılan uzun yolculuklarda bile yorulma hissi gelmiyor. Sürüş zevkli, çekiş güçlü, direnen yok.

Tüm bu üstün özelliklere karşın Mercedes-Benz hala herkes için değil. Elitizmi sembolize eden otomobil, genç görünümlü bana hala babamın arabasını kaçırmış haylaz delikanlı hissi verdi. E Serisi için kesinlikle adı koyulmamış bir yaş sınırı var ve marka ne kadar didinse de aşağı çekilemiyor!

+ Sürükleyici performans

+ Düşük yakıt tüketimi

+ Yüksek güvenlik özellikleri

+ Konforlu ferah kabin

+ Ses sistemi

– Kalantor hissi

– Klasizme veda eden dijital ekranlar

Mercedes-Benz E220d Exclusive

Yakıt tipi: Dizel

Motor hacmi (cc): 1950

Motor gücü (HP): 194@3800

Maksimum tork (Nm): 400@1600-2800 d/d

Vites kutusu: 9G-TRONIC otomatik

Maksimum hız (km/s): 240

0-100 km/s hızlanma (sn): 7.3

Tüketim (şehiriçi/şehir dışı/karma) (lt/100 km): 4.5/3.8/4.0

Ağırlık (kg): 1680

U/G/Y (mm): 4923/1852/1468

Aks mesafesi (mm): 2939

Bagaj hacmi (lt): 540