BMW X2 sDrive 18i

Kardeşi X1’in platformunda yükselen premium crossover X2, dinamik görüntüsünün ardında hayli yüksek sürüş zevki sunuyor. Ama tabii umulmadık yakıt tüketimini kabullenmek kaydıyla.

Uzun yıllar önce Jeep markası Cherokee’nin light versiyonu Country’yi ürettiğinde ya da Subaru o ilk Forester’ı tanıttığında belki de crossoverların ataları yollara çıkıyordu. Bilemiyorum, kim derdi ki bu yüksek stationlar, gelecekte trend olsun, hemen hemen her markada farklı farklı versiyonları üretilsin. X2 de BMW’nin 1999’da tanıttığı ilk SAV (Sport Activity Vehicle) modeli X5’in peşinden X3, X6, X4, X1 sıralamasının -henüz görmediğimizden X7’yi saymazsak!- en yeni temsilcisi oldu. Otomobilin üzerinde yükseldiği platform BMW Grubu’nun son dönem mühendisliklerinden. Grup markalarından MINI’nin yeni Countryman modeliyle birlikte BMW X1 ve en yeni üye olarak X2’de de bu platform ve yürüyen aksam kullanılıyor. Hatta aracın 1.5 litrelik motoru da MINI’de de kullanılıyor, o bölüme birazdan geleceğiz.

BMW X1’den 8 cm kısa, 3 mm geniş, 9 cm daha alçak tasarlanmış olan X2, test aracımız gibi önden çekişli ya da dört tekerlekten çekişli olarak satılıyor. Ama dört çeker versiyon için 2.0 litrelik dizel motoru seçmek gerekiyor. Aracın tasarımına baktığımızda basık tavanlı sportif bir siluetin altında fonksiyonel bir otomobilin olduğunu görüyoruz. Şüphesiz en dikkat çekici unsur, C sütunlarındaki uzun geçmişte kalmış geleneksel BMW logoları. BMW, C sütunundaki logoları ilk kez Eylül 1961’de tanıttığı 3200 CS ve ardından 1500 modellerinde kullanmıştı.

Burun yapısında BMW’nin giderek büyüyen böbreklerinden bir örnek görüyoruz. Ön tasarımda hava girişleri fazlaca kullanılmış. Böbreklerin ve tamponun ortasındaki radyatör soğutmasının yanı sıra tampon kenarlarında da balataları soğutmak üzere hava yarıkları tasarlanmış. Böbreklerin içinde etkili soğutma için jaluzi benzeri yaprak paller var. Bu paller, motor soğuma ihtiyacı duyunca açılıyor, etkili hava girişi sağlıyor, sonra normale dönüyor. Bu hareketlilik rüzgar direncine ve dolayısıyla performans ve yakıt tüketimine de çorbada tuz misali katkıda bulunuyor.

Gözlerinizi çarpıcı dış tasarımdan alıp X2’nin kabinine girdiğinizde dışarda hakim olan dinamik görüntünün bedelini ödüyorsunuz (!) Alçak tavan yapısı özellikle uzun boylu ön ve arka koltuk yolcularını mutsuz etmeye aday. M Paket ile ilgili olsa gerek, anahtarda BMW’nin renkleri yer alıyor.

Kokpit çok çok iyi tasarlanmış. Ergonomisi diğer BMW modellerinden de tanıdık, malzeme kalitesi ve finishing hep üst düzeyde. Özellikle infotainment ekranının menüleri zengin ve kolayca ulaşılabiliyor. Farklı sürücüler için profilleri kullanarak her sürücü için ayarlar seçilebiliyor, kokpitteki renkler bile değiştirilebiliyor. Geri görüş kamerasının çözünürlüğü gayet iyi. Ama 6.5 inçlik ekranı küçük bulanlar çıkabilir. 8.8 inçlik ekran için ekstra ödeme yapmak gerekiyor. Gösterge tablosu analog tasarıma sahip görünüyor ama aslında tamamen dijital. Bu hayalet ekranlar, malum, hırsızların yeni gözdesi. Kontak kapanınca hiçbir şey görünmemesi, belki hırsızlara karşı önlem sayılabilir, ama onlar modelleri ve donanımlarını sizden bizden iyi bilirler…

Otomobilin alçak oturma pozisyonu, SUV’da değil de 1 Serisi’nde oturuyormuş hissi veriyor. Bu da tabii ki sürüşe yansıyor ve X2 direksiyonunda kendinizi otomobil kullanıyor gibi hissediyorsunuz. Şık tasarımlı direksiyonun sürüş tepkileri çok başarılı. Keskin tepkiler sürüş kalitesini yükseltiyor.

M Sport donanım paketinin koltukları sportif ve güzel tasarlanmış. Dinamizm meraklıları için baldır destekleri de sunuluyor. Ön koltuk sırtlıklarında dizler için fazladan alan açılmaya çalışılmışsa da diz mesafesi uzun boylu yolcular için kısıtlı. Arka koltuk sırtlıkları iki kademeli olarak ayarlanabiliyor. X2’nin arka koltukları 40/20/40 şeklinde katlanıyor. Ortadaki koltuk katlandığında kol dayanağı ve kayak boşluğu gibi kullanılabiliyor.

Kabinde birçok saklama cebi yer alıyor. Kablosuz şarj bölümü var, telefonu da oraya yerleştiriyorsunuz. Ama telefon oradayken görülmüyor, belli ki sadece şarj alanı olarak tasarlanmış.

X2’nin bagaj hacmi, X1’den 35 litre daha küçük. İki katlı zemin ama bagaj alanı duvarları nedeniyle tam prizma değil, daha kullanışlı olabilirmiş.

Küçük motor, yüksek tüketim

Önden çekişli olan X2 sDrive, X2 ve MINI modellerinden de tanıdığımız 3 silindirli benzinli motora sahip. İkiz turboyla aşırı beslenen 1.5 litrelik mütevazı motor, yeterli çekiş sağlıyor ama BMW tipi ataklık beklememekte yarar var. Motorun evcil olduğu, yaydığı boxer benzeri, zırıltılı ama dingin sesten de anlaşılabiliyor. Malum, güç, hacimle elde ediliyor. X2 sDrive18i’yi biraz performanslı kullanmak istediğinizde yakıt tüketimi 10 litre üzerinde ummadığınız rakamlara çıkabiliyor. Motorun sesi yükseliyor, ama otomobil bir türlü istediğiniz gibi gitmiyor. Bu sırada yakıt tüketimi artıp duruyor. 1470 kg’lık otomobilin teknik tablosunda çok iyimser yakıt tüketim değerleri olmasına karşın gerçek kullanım koşullarında bu rakamlara ulaşmak ancak ve ancak sakin, sabırlı uzun yol sürüşlerinde mümkün olabiliyor. Otomobilin 7 ileri vitesli çift kavramalı otomatik şanzımanı sarsıntısız ve hızlı geçişleriyle sürüş akıcılığını etkilemiyor. Ve kontrollü sürüşlerde yakıt tüketimine katkıda bulunuyor.

Diğer BMW modellerinde olduğu gibi X2’de de sürüş modları Sport, Comfort ve EcoPro arasından seçilebiliyor. Bu seçimlerle vites değişim devirleri, gaz tepkileri ve direksiyon keskinliği hızlandırılabiliyor. Bu seçimlerin hissedilir kalitesinden X2’nin de mütevazı gücüne karşın tam bir sürücü otomobili olduğu anlaşılıyor.

BMW X2’yi xDrive dört tekerlekten çekişli olsun isterseniz 2.0 litrelik dizel motor seçeneğine geçmeniz gerekiyor. Ama o zaman da motor hacminin dahil olduğu vergi dilimi nedeniyle fiyatın ulaştığı nokta dizel motor tercih ederek ekonomi yapmak isteyenleri baştan hayal kırıklığına uğratıyor.

Normalde X2 sDrive 18i, 17 inçlik jantlarla satılıyor ama test otomobilimizde M Paket olduğu için 18 inçlik jantlar yer alıyordu. 18 inçlik düşük yanaklı runflat lastiklerin de payıyla X2’nin süspansiyon konforu biraz düşük. Bumplarda fazlaca zıplatıyor, bozuk yüzeyleri çok da sevmiyor. Yol yüzeyine bağlı olarak sert tepkiler alınabiliyor.

Audi Q2, Mercedes-Benz GLA, belki Jaguar E-Pace, belki Volvo XC40 ve VW T-Roc, X1 gibi X2’nin de rakibi durumundalar. Ama aile içinde X1 ve X2 çekişmesi de görülecektir. Kabinde ferahlık arayanların sportif görünümden feragat edip X1 tercih etmesi daha mantıklı olabilir. X2 sanki biraz daha genç işi.

270 bin TL’den başlayan fiyatı donanım paketlerine göre hayli yükselebiliyor. Çünkü BMW’de donanım seçenekleri son derece zengin. Cam tavandan elektrikli bagaj kapağına, ısıtmalı koltuklardan tavan raylarına kadar uzanan opsiyon listesinden hepsini eklediğiniz zaman da fiyat bir hali yükseliyor. M Pakete sahip test otomobilimizin fiyatı 360 bin TL civarındaydı. Fiyatı da seçkim görünüm ve sürüş kalitesi gibi göz kamaştırıcı değil mi?

+ Sürüş kalitesi

+ Tasarım detayları

+ Malzeme ve işçilik

+ Değişken arka koltuk

– Pahalı

– Yüksek yakıt tüketimi

– Motor performansı

– USB bağlantısı yok

Yakıt tipi: Benzin

Motor hacmi (cc): 1499

Motor gücü (HP/d/d): 140@4600-6500

Maksimum tork (Nm/d/d): 220@1480-4200

Vites kutusu: 7 ileri DCT otomatik

Maksimum hız (km/s): 205

0-100 km/s hızlanma (sn): 9.6

Tüketim (şehiriçi/şehir dışı/karma) (lt/100 km): 6.9/4.9/5.6

Ağırlık (kg): 1470

U/G/Y (mm): 4360/1824/1526

Aks mesafesi (mm): 2670

Bagaj hacmi (lt): 470/1355