Reklam

Golf rakiplerini aşıyor, artık gözü yükseklerde

 Golf rakiplerini aşıyor, artık gözü yükseklerde


Tamamen yenilenen tasarımı, sürüş destek sistemleri ve konforun yanısıra düşük yakıt tüketimiyle de önceki nesillerinden ayrılan Yeni Golf, üçü benzinli, biri dizel olmak üzere dört farklı motor seçeneğiyle satışa sunuldu. 1974 yılında pazara sunulmasıyla birlikte yeni bir sınıfın oluşmasını sağlayan ve bugüne kadar 29 milyon adetlik satış rakamına ulaşan Golf modelinin yedinci nesli, İstanbul Autoshow’da Türk tüketicilerle ilk kez buluşmuştu. Fuarda sergilendiği ilk günden bugüne kadar geçen iki haftalık süre içinde 1900 adet ön talep toplanan Golf VII, Türkiye’de üçü benzinli; biri dizel olmak üzere dört farklı motor seçeneğiyle ve 42.900’den başlayan fiyatlarla alınabiliyor. Midline Plus, Comfortline ve Highline olmak üzere üç farklı donanım seviyesiyle satın alınabilecek Yeni Golf, daha güvenli, daha konforlu ve boyutları itibariyle bir önceki nesle göre daha geniş olmasına karşın, 100 kg’a kadar daha hafif. Yeni Golf’ün GTI versiyonu Mart 2013’te düzenlenecek olan Cenevre Otomobil Fuarı’ndan sonra, Golf R ise Aralık 2013’te stışa çıkarılacak. Golf R’ın Türkiye’ye gelişiyse 2014’ü bulacak.


Yeni Golf’te ne değişti?
Bugüne kadar geliştirilen en iyi Golf olma özelliği taşıyan yedinci nesil Golf, malzeme, işçilik kalitesi, konfor ve teknolojisiyle sınıfının üzerinde konumlanıyor. Buna karşılık Golf VI için yapılagelen en temel eleştiri, “otomobilde görünümü biraz değiştirmişler, Golf bildiğimiz Golf” şeklinde. Ancak görüntüdeki değişiklikler bile görünenden fazla. Kaldı ki otomobilde gerçekten önemli değişiklikler ve gelişmeler var. Öncelikle segmentler arasındaki pozisyonu yeniden tanımlanan Golf, sahip olduğu özelliklerle gözünü yukarılara dikmiş gibi. Artık premium hatchback rakipler Audi A3, BMW 1 Serisi ve sınıfın yeni üyesi Mercedes-Benz A Serisi’yle “boğuşmak” isteyen otomobil, ezeli rakipleri Opel Astra, Ford Focus ve Renault Megane’la vedalaşmış görünüyor. Otomobili incelersek; Golf VI’dan 28 mm alçak olan Golf VII, 13 mm daha geniş. Zaten otomobildeki cetvelsiz fark edilebiliyor. Selefinden 56 mm daha uzun olan Golf VII, bu artışın 50 mm’sini aks mesafesindeki büyümeyle elde etmiş. Otomobilin 380 litrelik bagaj hacmi de Golf VI’dan 30 litre daha çok kullanım alanı sunuyor. Ağırlıklara baktığımızda kullanılan daha ince panel sacları ve düşürülmüş motor ağırlıkları Golf VII, öncüsünden 100 kg daha hafif. Doğal olarak bu ağırlık azaltımı ve artırılan motor verimleri motor gamında genelde %15 düzeyinde bir yakıt ekonomisi sağlamış.

Silindir azaltımıyla gelen yakıt ekonomisi
Yeni Golf ailesinin benzinli versiyonları 1.2 TSI 105 HP, 1.4 TSI 122 HP ve 1.4 TSI 140 HP, BlueMotion Technology ile sunuluyor. Ayrıca, yine 1.4 TSI 140 HP versiyonunda ACT adı verilen aktif silindir yönetimi sistemi yer alıyor. Aktif silindir yönetimi “ACT” teknolojisi, 140 HP’lik motorun 100 km’de sağladığı 4.8 litrelik yakıt tüketimi değeriyle, bir önceki nesilden yüzde 16 oranında daha tasarruflu. Yeni Golf’ün BlueMotion Technology ile donatılan dizel versiyonu ise 1.6 litrelik TDI motora sahip ve 105 HP güç üretiyor. Volkswagen’in sunduğu tüm yeni sürüş destek sistemlerinin; ESP, XDS (elektronik, dinamik diferansiyel kilidi), DSR (Dinamik Direksiyon önerisi), İkincil Çarpışma freni ve yorgunluk tespit sisteminin standart olarak sunulduğu Yeni Golf, BlueMotion Technology özelliği sayesinde ‘Start/Stop’ ve ‘Fren Enerjisi Geri Kazanımı’ gibi teknolojilerin sağladığı düşük yakıt tüketimi ve karbon salınımı ile çevre dostu yolculukları mümkün kılınıyor. Yeni Golf, bir önceki neslinde sadece BlueMotion modelinde sunulan ve Start&Stop ve fren enerjisi geri kazanımı sistemlerini barından BlueMotion Technology’yi artık tüm motor seçeneklerinde standart olarak sunuyor.


Yepyeni bir platform
Yeni Golf’de yer alan yeniliklerin en önemlilerinden biri, aynı zamanda diğer pekçok gelişimin de temelini oluşturan MQB yani enlemesine yerleşimli motorlar için modüler platform kiti. Segmentler arası da kullanılabilen MQB, bu sayede üst sınıflarda yer alan teknolojilerin Golf VII’de de kullanılmasına olanak sağlıyor. Ayrıca, üretim hattında ve aracın yaşamı boyunca karşılaşabileceği onarımlarda standardizasyon da sağlayan MQB, aracın ağırlık merkezini daha ortaya taşıyarak dengeyi de olumlu etkiliyor. Volkswagen’in bir devrim niteliğindeki modüler platform yönetimi MQB üzerinde yeniden tasarlanan 7. nesil Golf, yeni multimedya sistemleri, gelişmiş sürüş destek sistemleri, yeni iç ve dış tasarımıyla segmentinin standartlarını yeniden belirliyor. Yeni Golf’te ikincil çarpışma freni (Multi Collision Brake) ve yorgunluk tespit sistemi (Fatigue Detection) gibi gelişmiş güvenlik sistemleri standart olarak sunuluyor.


Golf VI’da sadece DSG şanzımanlı modellerde standart olarak sunulan ESP’nin yanısıra, elektromekanik park freni ve AutoHold, yorgunluk tespit sistemi (Fatique Detection), ikincil çarpışma freni (Multi Collusion Brake), elektronik dinamik diferansiyel kilidi XDS ve dinamik direksiyon önerisi (DSR) gibi özellikler, Yeni Golf’te standart olarak sunuluyor.

MQB’nin kazandırdığı üst sınıf pasif güvenlik önlemleri arasında yer alan çarpışma hazırlığı (PreCrash) ve yine MQB’nin Yeni Golf’e taşıdığı adaptif hız sabitleyici (ACC), Front Assist, şehir içi acil durum fren sistemi (City Emergency Brake), şerit takip asistanı (Lane Assist) gibi gelişmiş sürüş destek sistemleri de opsiyonel olarak alınabiliyor.

Geleneksel VW ergonomisi
Kabin içindeyse yıllardır alışılagelmiş Volkswagen kullanışlılık özelliklerini sunan kabinde hem kalite hem işçilik üst düzeyde. Ön yolcu koltuğunun sırtlığını katlayabilme imkanı da verilen otomobilde Midline Plus, Comfortline ve Highline olmak üzere üç farklı donanım seviyesi sunuluyor. Otomobilin Antalya’da yapılan basın lansmanında yaklaşık 100 km’lik deneme sürüşü etabımızda kullandığımız TDI versiyon, gerek yüksek torkuyla gelen çekiş özellikleri veren konforlu süspansiyonu ve kabindeki fonksiyonel kullanım özellikleriyle beğenimizi kazandı. Özellikle sürüş kalitesi, vedalaşmakta olduğu kompakt hachbacklerin tümünden daha iyi düzeyde. Sadece menteşelerde yapılan düzenlemeyle kapıların açıldığı zaman geri dönmemesinin, açıldığı noktada kalmasının sağlanmış olması bile önemli bir adım. Sessiz çalışan ekipmanlar, yol ve motor sesi izolasyonu, koltukların rahatlıkları, ayar kolaylıkları, renkli dokunmatik ekranlar fark edilmeyecek gibi değil. Otomobilin ulaştığı konumla kompakt hatchback sınıftaki ezeli rakipleri Ford Focus, Opel Astra ve Renault Megane’ı artık o sınıfın yeni ama çok güçlü üyesi Hyundai i30 ile başbaşa bıraktığı anlaşılıyor. Ancak otomobilin, VW’nin gözünü diktiği üst frekanslarda A3 gibi “kurum içi”, 1 Serisi gibi stil, performans, dinamizm dolu, A Serisi gibi “bu sınıfta hep varmış gibi” hazır rakiplerle mücadele edebilecek düzeyde olup olmadığını merakla takip edeceğiz. Düşük donanımlı versiyonlar belki kompakt sınıfta temsilci olarak bırakılabilirler ama müşterilerin artık artık 75.000 TL ödeme yapıldığında BMW 1 Serisi mi yoksa VW Golf mü gibi bir ayrımda takılıp kalacakları tartışma götürmüyor. Sergilenecek pazarlama yöntemleri, fiyat politikaları ve tabii ki Golf’ün sadık müşteri portföyü, otomobilin adım attığı yeni segmentteki durumunu netleştirecek.

Fotoğraflar: Bahadır Bektaş/Ajansotomobil