Honda Accord 1.5 Turbo Executive +
Accord ülkemize 2012’de tanıtılan 9. jenerasyonuyla 2015 yılında veda etmişti. Premium Honda sedanının Türkiye’ye son ithal edildiği o sene halen araç parkı oldukça zengindi. Müşteriler büyük sedanları düşünebiliyordu. Dolar 2.33 TL ile başlayıp 2.91 TL ile tamamlamıştı. Downsizing henüz başlamıştı ama 2.0 litrelik benzinli motora sahip modeller ithal ediliyor ve kendilerine müşteri bulabiliyordu. Benzinin litre satış fiyatı 4.23 TL ile başlayıp sonbaharda 4.87 TL’ye kadar çıksa da yılı 4.28 TL’den kapatmıştı. Elektrikli otomobiller telaffuz ediliyordu ama henüz yollarda öyle sıkça görülmeye başlanmamıştı. Japon üreticilerin hibrid modelleri yollarda süzülüyordu. Bu arada bir çok yeni teknoloji tanıtılıyordu, özellikle “her şeye karışan” asistan sistemler yeni yeni beliriyordu. Honda halen ülkemizde üretim yapıyor, Civic Hybrid satışları tam gaz devam ediyordu. Ha, bir de Accord hala Japonya’dan geliyordu.
Bu arada ekonomide yaşanan değişimler, tüm alanlarda olduğu gibi otomotivde de önemli kararlar getirdi yıllar içinde. Tüketici tercihleri hızla sedanlardan SUV’lara kayarken gelişen/değişen teknolojilerle beraber motorlar küçüldü küçüldü, değişti, uzaya kadar fırlayan döviz, vergiler derken büyük hacimlerle vedalaşıldı. Bu arada Accord’un 9. neslinin makyajlısı ve 2017’de tanıtılan 10. nesil Accord ülkemize girmedi. O yaşanan 6 yıllık boşlukta anlaşılıyor ki Honda mühendisleri boş oturmayıp yeni teknolojilerle planlamalarla meşgul olmuşlar.
Geçen sonbaharda tekrar ithal edilmeye başlanan Accord, 10. nesil versiyonun Tayland üretimi makyajlı hali. Yani gövde üzerindeki hafif iyileştirmelerden çok, kabindeki teknolojik güncellemelerin öne çıktığı sessiz sakin bir büyük Honda, elimizdeki bu yeni Accord.
İlginç bir otomobil yeni Accord. Tam Honda gibi değil, safkan gelmedi bana, biraz ucuzlatılmış kalitede sanki. Ama tam ucuz da değil, 784.000 TL’den başlıyor! Bu tabii ki Honda kaynaklı bir sorun değil, döviz ve vergi yükü bütün markaların sırtında. Bu rakamlarla kim otomobil alabiliyor, kestiremiyorum. Pek Avrupa işi değil, ya Amerika’da ya da Ortadoğu ülkelerinde rağbet görebilecek türden. Markanın konfor ve kalite tercihini hemen hissettiriyor. Dışarıdan heybetli görünen Accord, liftback gövde formuyla markanın sportif imajını da destekliyor, coupe sedan ruhu taşıyor.
Kabine girdiğimizde deri kaplı koltuklar kadar kafalıkların formu da dikkat çekici. Böyle küçük farklar, otomobilleri daha özel kılıyor. Ama işte bunlarda bir bütünlük gerekli. Başımızı yasladığımız kafalıkları özel tasarlayıp sürekli gözümüzün önünde olan gösterge tablosunu özensiz tasarladığınız zaman olmuyor! Dijitalleşmenin doruk yaptığı çağımızda gösterge tablosunun yarısı dijital, yarısı analog! Maliyeti ne olursa olsun Honda gibi bir teknoloji devi bunların hesabını yapmamalı. Ve birinden birini tercih etmeliymiş! Tatsız görünen bir diğer tasarım da vites kolu. Önündeki saklama gözü ve şarj soketlerini perdeleyen kol, manuel vites değişim imkanı da sunmadığından daha küçük yapılmalıymış, koltuklar arasında manasız bir direk gibi duruyor! Ama buna karşılık 8 inçlik dokunmatik multimedya ekranı, birçok önemli bilgiyi okunaklı bir şekilde iletiyor. Kokpitteki kullanışlılık ve kalite algısını yükseltiyor.
Accord’un CVT şanzımanının vites değişimleri direksiyon üzerinden yapılabiliyor. Otomobil üreticilerinin emisyon kısıtlamalarına yakalanmaması için kurtarıcı misyonu üstlenen CVT şanzımanlar eskisinden daha kullanışlı, manuel vites düşürmelerde motor kompresyonundan da faydalanma imkanı verdiğinden sürüş zevkine katkıda bulunabiliyor. CVT şanzımanın Sport modu da var ama gerek otomobilin karakterinden ve gerekse de motorun performansından pek de akla gelen bir seçenek değil!.. Biliyorsunuz bu gibi opsiyonlar hep yakıt tüketimine hizmet ediyor…
Geri görüş kamerası birçok markanın sunduğu manevraları kolaylaştıran bir donanım. Ama kimi üreticiler bunların objektiflerini temiz tutabiliyorken kimileri bunu başaramıyor. Honda da ne yazık ki onlarda. Durum böyle olunca yağışlı havalarda ya inip lensi silmek gerekiyor ya da otomobili geleneksel yöntemlerle park etmek! Bu aksaklığın testlerde fark edilmemesi de ilginç!
Otomobilin kabininde kullanım alanları ferah ferah. Yeni Accord, önde MacPherson ve arkada bağımsız süspansiyon sistemi ile sunulurken; salıncaklı ön süspansiyon çarpışma güvenliği için ek alan yaratılıyor. Ayrıca kompakt çok kollu arka süspansiyon sayesinde de arka koltuk yaşama alanı ve bagaj hacmi için alan kazanılıyor. Gerçi sportif tasarımdan dolayı kimilerine tavan alçak gelebilir ama oturma alanları ve diz mesafeleri gayet geniş. Bagaja gelince, Accord, 570 litre ile geniş bagaj kapasitesi sunuyor ama kullanıcılar artık elektrikli açılıp kapanan kapaklar bekliyorlar. Tek parça arka koltuk sırtlığının katlanmasıyla bagaj hacmi artırılabilirken; halı kaplı ve astarlı bagaj sunuluyor.
Zamanında 2.0, 2.2 ve 2.4 litrelik motorlarla kullanma şansı bulduğumuz Accord’un geçen zaman zarfında motor hacmi 1.5 litreye kadar düşürüldü! Koskoca Accord ve 1.5 litrelik motor! Tabii öyle düşünmemek gerek, teknoloji hayli değişti ve yıllar içinde turbo daha kullanışlı hale getirildi. Hacimler küçülürken turbo desteği arttı. Civic’ten de tanıdığımız 1.5 litrelik VTEC motordan turbo desteğiyle 190 HP’lik güç çıkışı elde ediliyor. 1600-5000 d/d arasında elde edilen 260 Nm’lik tork büyük Accord gövdesine ancak yetiyor, daha azı olmazmış. Sakin özellikle otoyol sürüşlerinde çok düşük tüketim değerlerine imza atabilen otomobil, bir depoyla 750-800 km civarında menzil sağlayabiliyor. Yalnız, motorun sessizliği ve kabinin yalıtımı çok dikkat çekici. Vibrasyonu azaltılan gövdede uygulanan teknikler gövde yalıtımında yüzde 43’ü bulan azalma sağlıyor. Ayrıca akustik ön cam, ilave bir halı yalıtım tabakası, akustik kumaş gövde alt kaplamaları, ön ve arka akustik keçe çamurluk davlumbazları ve Aktif Gürültü Kontrolü (ANC) teknolojisi kullanılan yeni Accord’da yol ve rüzgar gürültüsü önemli ölçüde azalıyor. İşte orada tipik Honda’yı hissediyoruz.
Accord’la yaşanacak sürüş deneyimi Honda Sensing’in gözetimi altında. Birçok elektronik uyarı sistemine sahip otomobil, sensörler sayesinde adeta “önünü görüyor”. Accord’da sunulan Honda SENSING özellikleri arasında gelişmiş sürüş destek teknolojilerden biri olan Çarpışma Hafifletici Fren Sistemi (CMBS) ve onunla entegre çalışan Çarpışma Uyarı Sistemi (FCW) yer alıyor. Bunların yanı sıra Şerit Takip Uyarı Sistemi (LDW) ile birlikte çalışan Şeritte Tutma Asistanı (RDM) Sistemi sayesinde yeni Accord güvenli ve konforlu bir sürüş imkanı sunuyor. Tabii bu sensörler sürücünün görevini devralmıyor, sadece birer destek ünitesi.
Yeni Accord 17 inç ve 18 inç olmak üzere iki farklı jant ebadıyla sunulurken; Honda mühendisleriyle birlikte geliştirilen lastikler, sürüş kalitesi ile yol tutuş özelliklerini iyileştirmeye ve aynı zamanda yuvarlanma direncini azaltmaya yardımcı oluyor. Yeni Accord ile Honda ilk defa seri üretim bir otomobil modelinde gürültüyü 6dB azaltan özel jantlara yer veriyor.