Yeni 208

75 milyon common rail püskürtüyor

 75 milyon common rail püskürtüyor

Temiz ve ekonomik dizel motorlar için ilk Common Rail dizel püskürtme sistemini 1997 yılında pazara sunan Bosch, dizel motorlarda devrim yaratan ürününün 75 milyonuncu üretimini kutladı.
Common Rail dizel püskürtme sistemlerinde dünyanın lider üreticisi olan Bosch son dönemde araçlardaki egzoz gaz emisyonunu ve yakıt tüketimini azaltmak için yoğunlaşırken; Bosch mühendisleri 2500 bar ve üstündeki Common Rail sistemleri üzerinde çalışıyor.

2011’de ilk dizel binek otomobilin 75’inci yaşını kutlayan Bosch, Aralık ayında ise 75 milyonuncu Common Rail dizel püskürtme sisteminin üretimini gerçekleştirerek çifte mutluluk yaşadı. Otomobillerde ilk kez 1997 yılında kullanılmaya başlayan Common Rail dizel püskürtme sistemi, yeni bir dönemin başlangıcını ifade ediyor. 14 yıl önce Batı Avrupa’da satılan dizel otomobillerinin oranı %22 iken, bugün her saniyede bir dizel otomobil kayıtlara geçiyor. Bosch Dizel Sistemler Bölümü Binek Araçlar Başkan Yardımcısı Dr. Markus Heyn, “Geçmişte dizel motorlar ekonomik ve dayanıklı olmaları nedeniyle öne çıkıyordu. Aynı derecede verimli ve sağlam, son derece dinamik, konforlu ve çevre dostu olan Common Rail Sistemi (CRS) ise turbo-şarjla birlikte dizel motorlarda devrim yarattı” diyor.

Yeni nesil CR ile 2015’te yakıt tüketimi %30-40 azalacak
Common Rail dizel püskürtme sistemlerinde dünyanın lider üreticisi olan Bosch’un sağladığı gelişmeler, gelecekte dizel motorları daha da verimli hale getirecek. Örneğin; 2015 yılına gelindiğinde, kompakt dizel otomobiller 100 kilometrede yalnızca 3,6 litre yakıt tüketmeye başlayacak. 2009 yılındaki standart dizel otomobillerle kıyaslandığında bu durum yaklaşık %30’luk yakıt tasarrufu anlamına geliyor. Hibrid (dizel+elektrik motoru) teknolojisi kullanılırsa dizel motorlardaki yakıt tüketimi yaklaşık %40 oranında aşağıya çekilebilecek.

14 yılda satışlar hızla arttı
1997 yılında Common Rail püskürtme sistemleri için ilk müşteriler, 156 JTD modeli için Alfa Romeo ve C220 CDI modeli için Mercedes idi. Sonraki yıllarda Common Rail püskürtme sistemlerinin satışları hızla arttı. 2001 yılında 3 milyon Bosch Common Rail püskürtme sistemi kullanımdayken, 2002’de bu rakam 10 milyona ulaştı, 2009 yılı başında 50 milyon oldu.

Sistem için gerekli bileşenler, 17 farklı yerdeki tesislerden oluşan uluslararası bir üretim ağı tarafından imal ediliyor. 2011 yılında Bosch, tek başına yaklaşık 9 milyon Common Rail püskürtme sistemi üretti. Bu sistemler yolcu otomobilleri, ticari araçlar, off-road araçları ve gemilerdeki büyük dizel motorlara takılı bulunuyor.

Geleceğin 2500 Bar’lık Common Rail teknolojisi
‘Common Rail’ sistemi adını, kendisine bağlı enjektörler vasıtasıyla yanma odasının içine yakıtın enjekte edilmesini sağlayan yüksek basınçlı mazotun depo edildiği hazneden alıyor. Çoklu-enjeksiyon motorları daha sessiz bir hale getirip yakıt tüketimini düşürmekle birlikte, CO2 (karbondioksit) ve diğer zararlı gazların salınımını azaltıyor.

Birinci nesil CRS 1.350 barlık bir basınçla çalışırken, bugünün CRS2’leri 2.000 bar’a kadar çıkıyor. Mazot, her bir güç çevirimine sekiz tek enjeksiyona kadar olanak sağlayan solenoid valfler tarafından hassas bir şekilde ölçülüyor. CRS2, dünya çapında tüm otomobil sınıflarının yanı sıra hafif ticari araçlarda ve off-road araç segmentinde kullanılabiliyor.

Bosch, en zorlu uygulamalar için piezo enjektörlü CRS3 önerirken, bu sistem enjeksiyon öncesi ve sonrası daha hassas bir şekilde en küçük yakıt miktarını bile ölçmeyi mümkün kılıyor. Ayrıca NOx (azot oksitler) emisyonunu daha da azaltmayı ve motorun daha da sessiz çalışmasını sağlıyor. Bu sistemde enjeksiyon basıncı 2200 bar’a kadar çıkıyor.

Dizel motorlarının geleceğe tam uyumlu bir donanıma sahip olması için çalışmalarını sürdüren Bosch mühendisleri, bugünlerde 2500 bar ve üstündeki Common Rail sistemleri üzerinde yoğunlaşmış bulunuyor.

Bosch Denoxtronic gibi NOx (azot oksitler) egzoz gazını daha da azaltan sistemlerle birlikte Common Rail teknolojisi, Avrupa’da 2014’den itibaren Euro 6 veya ABD’de Tier de dahil olmak üzere en katı emisyon düzenlemelerine karşılamayı mümkün kılıyor. Bu teknolojiyle donatılmış dizel araçlar hâlihazırda Avrupa ve Amerika pazarlarında mevcut bulunuyor.