Mercedes-Benz S400d 4MATIC AMG

Başka bir çağın, başka bir frekansın otomobili. Onu değerlendirebilmek için otomobil bilgisi yeterli gelmeyebilir! Geleceğe yolculuk başlamış!

Mercedes-Benz’in çoğu sedan modeli bana kendimi hep “babamın arabasını kaçırmış ergen” gibi hissettirmiştir. C Serisi’nden başlayan bu his, alfabe ilerledikçe daha da yoğunlaşır. Son dönemde Mercedes tasarımcılarının da kırma arzusu gösterdiği bu “kalantor” hissi, bende ilk kez S400d’de darbe yedi. Teknoloji üssünde seyretmeme karşın sürüş dinamiklerinden oturma pozisyonuna genel bir gençleşme çabası sezdim. Farkındayım, en absürd modelde aldım bu hissi ama doğruya doğru. Bu biraz da “kalantor”un sürüş dinamikleriyle ilgili olsa gerek. Ama iç dünyasındaki olağanüstü teknolojileri gördükçe sadece otomobil yazarlığının bu mobil teknolojik üssü değerlendirmeye yetmeyebileceğini hissediyorum.

Mercedes’in amiral gemileri, her jenerasyonda zamanının ilerisinde olmuştu ama anlattıkça anlayacaksınız ki artık rakipleriyle vedalaşıyor. 1972’den beri ürettiği en büyük sedanı S Class’ın altıncı jenerasyonunu 2013’te yollarla buluşturmuştu. Bu yıl yapılan makyajla zaten mükemmel olan araç, bir otomobilin sahip olabileceği en detaylı teknolojik yeniliklerle güncellenmişti. Öyle bir hale getirilmiş ki, “gel de kendin kullanma, şoföre teslim et, tadını o çıkartsın!” modunda!
Yollarda az rastlanan, görülürse de biz halkı umursamadan uzayıp giden bu otomobile çok aşina olmayanlar, dışardan bakınca farkları çok sezemeyebilir. Önde aydınlatma grubunun tasarımı tamamen değişitirilirken, gündüz led farları da daha ince çizgiler halinde entegre edilmiş. Izgara ve tamponun tasarımı ise tamamen yenilenmişti. Arka kısımdaysa iç yapısı değişen arka aydınlatma grubunun yanı sıra yenilenmiş tampon fark ediliyor. Izgaraya monte kapaklı sensörler ve ön camdaki radar, otomobilin bütün otonom sürüş marifetlerinin yönetim birimleri durumunda. Daha once de otonom otomobiller kullandık ama sanırım en olgun hali bu otomobilde. Otoyolda 170 km/s hızda “otomatik pilotta” ilerlerken ağzımından “şeytan işi” kelimeleri dökülüyor.

Kabine gelince kokpit ana hatlarını koruyor ama içerik olarak yeni uygulamalarla zenginleştirilmiş. Önceden ayrı olan 12.3 inçlik iki infotainment ekranı yan yatırılmış iki iPad gibi dururken yeni halinde tek parça olarak uzay aracı kumanda birimine dönüştürülmüş. Bu ekranlardan sürücünün karşısındakinde yer alan dijital göstergeler zevke göre değiştirilebiliyor. Sistemin tüm fonksiyonları konsolun merkezinde bulunan dokunmatik panellerden ve ses komutuyla da gerçekleştirilebiliyor. “Düşünün olsun’a çeyrek kalmış!
Üç kollu sportif direksiyon üzerinde hem dokunmatik hem de geleneksel düğmeler bulunurken, DISTRONIC ve adaptif cruise control fonksiyonları bunlarla kumanda edilebiliyor. Otomobilin adaptif hız sabitleme sistemi adeta akıllı. Otomobilin temel prensibi Intelligent Drive’ın gerisinde kalmıyor, “big brother’s watching you” edasıyla sürücüye göz kulak oluyor! Yapılan dijital güncelleme ile gelen en önemli özelliklerden biri Aktif Acil Durum Durma Asistanı sayesinde Akıllı Sürüş özelliği devrede iken sürücüden tepki gelmediği takdirde otomobilin kendi kendine durabilmesi. Yani, artık işe daha da fazla müdahale edebiliyor! Otomobilde Aktif Yönlendirme ve Mesafe asistanları da geliştirilirken Aktif Şerit Değiştirme Asistanı, manevraları bir dokunuş ile yapabiliyor. Yeni S-Serisi, hızını viraj ve kavşaklara göre de ayarlayabilecek. S-Serisi, geliştirilmiş kameraları ve radarlarının yanı sıra navigasyon ve harita verilerinin de desteğiyle sürüş karakterini öğrenebilecek.

Bugüne kadar bir Mercedes’te değil, bir otomobilde yer alan en komplike dijital teknolojileri aksamadan işletebilmek için tazelenen elektrik şebekesi eşsiz özelliklere kavuşturuyor. Makyaj sonrası sunulmaya başlanan Energizing Comfort Control özelliği, ısıtma-soğutma, aydınlatma ve ses gibi konfor donanımlarını tazelik, sıcaklık, eğlence, konfor, canlılık ve antrenman gibi 6 farklı program arasından araçtakilerin en rahat ortamda seyahat etmesini hedefleyerek seçim yapıyor. Bunlar arasında en ilginci sanırım antrenman seçeneği. 10 dakikalık bu modda koltuklar vücuda masaj yaparak kasları hareketlendiriyor ve spor yapılmasına benzer bir şekilde dinamiklik sağlıyor. Tabii bunu yaparken ortam müziği, iç hava ve müzik de ona göre değişiyor. Hani işin suyu çıkmış desek, abartı olamayacak! Otomobilüstü bir durum ve standardı başka insanlar için!
S400d’nin motor havuzunda sıralı 6 silindirli motor kullanılıyor. İkiz turbolu motorun göz kamaştıran güç çıkışı bir kenara ürettiği 700 Nm’lik inanılmaz tork hakikaten ürkütüyor. Motor öyle yüksek “döndürme momenti” üretiyor ki, 4 MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi olmadan, sadece arkadan itişli zaten olamazmış, arka tekerlekler yerinde dönüp dururmuş! Yürüyen saray eski Amerikan otomobillerine dönerdi! Leopard 2 tanklarının 62 tonluk ağırlığına oranla coğrafyayı değiştiren 4500 Nm tork neyse, S400d’nin “asfaltı buruşturan” 700 Nm döndürme gücü de o! Yeni yazılımıyla 9 kademeli otomatik şanzıman 9G-TRONIC, V6 motorun “mırıltılarını” her hızda tekerleklere aktarıyor, kesintisiz, sarsıntısız ve sorunsuz ivmelenme yaşanıyor.

S400d ile ne kadar yazsam onun özelliklerinin ancak ondan birini anlatabileceğimizi düşünüyorum. Öyle ki bu otomobilde arka koltukların makyaj aynasından söz etmek ancak espri olabilir. Burmester high end müzik sistemini tarif edebilmeye audiophile birikimim yetmeyebilir! Neresine baksam bu otomobil bir mücevher, başka bir çağı başlatmış bir kilometre taşı! Makyaj operasyonunda yenilenen/eklenen 6000’den fazla parçayla aslında yeniden doğan bir otomobilden söz etmeye çalışıyorum!
Otonom sürüşte 180 km/s hızda kafamızda “acaba” sorularıyla ellerimizi bırakarak ilerliyoruz. Ama digger taraftan da “Mercedes güvenip satışa çıkardıysa ben neyi sorguluyorum” fısıltıları. Ne var ki otonom sürüşte Mercedes’in amiral gemisi kendisine -şimdilik- 30 saniyeden fazla hakim olamıyor, hemen direksiyonu tutmamız için ültimatom gönderiyor! “2020’de tanıtılacak yeni S Class’ı beklemek zorundasınız!”

Artık bu otomobille Mercedes-Benz, en yakın rakiplerini tamamen ekarte etmiş bulunuyor. Çünkü malum, bu frekansların kullanıcılarını halktan biri saymak budalalık olur. Böylesi amiral gemisi lüks otomobil alıcıları, artık bir S-Serisi kadar kendine özgü olmayan bir başka otomobil tarafından asla tatmin edilemez. Her zaman bir Rolls-Royce Ghost veya Bentley Flying Spur gibi bir şeyin prestijini ararlar. Ancak, bir kere Mercedes-Benz’in amiral gemisinin direksiyonunun (ya da sürücü koltuğunun) arkasında yer alanların gözünün artık başka bir şey görmeyeceğini, başka hiçbir yerde bu kadar rahat edemeyeceğini üzülerek açıklamış olayım.

+ Yeni bir sürüş çağı
+ Uçak konforu
+ Olağanüstü çekiş gücü
– İleri yaşlardaki sürücüler için çözmesi zor
– Halktan öyle uzak ki

Yakıt tipi: Dizel
Motor hacmi (cc): 2925
Motor gücü (HP/d/d): 340@3600-4400
Maksimum tork (Nm/d/d): 700@1200-3200
Vites kutusu: 9 ileri otomatik
Maksimum hız (km/s): 250
0-100 km/s hızlanma (sn): 5.2
Tüketim (şehiriçi/şehir dışı/karma) (lt/100 km): 6.9/5.0/5.7
Ağırlık (kg): 1841
U/G/Y (mm): 5116/1899/1496
Aks mesafesi (mm): 3035
Bagaj hacmi (lt): 530