Hobiler için Rifter
Peugeot büyük atılımını sadece binek otomobillerinde yapmıyor. Aslan sıçrayışını 508’in peşinden bütün segmentlerde göreceğiz. Yeni Rifter da bunun kanıtlarından biri. Aslında Rifter için yeni bir model demek tam doğru değil. Şöyle ki; gelecek yıl tanıtılacak olan Partner artık sadece ticari araç olarak üretilecek. Eskiden Partner Tepee olarak bildiğimiz binek versiyon ise artık yoluna Rifter adıyla devam edecek. Yüksek yapısı ve SUV’ları aratmayan kaslı çizgileriyle oldukça dinamik görünen Rifter, markanın modern teknolojilerini kuşanmış fonksiyonel bir hobi otomobili kimliğinde.
Peugeot Rifter, bu sınıfta benzersiz olan Peugeot i-Cockpit ile donatılmış. Bu tasarım stili ve kaliteli malzemeler, zengin donanımla birleşince hafif ticari araç kimliğinden sıyrılmış. Kabinde deri kaplı direksiyon simidi, özel renkleri ve döşemesi ile göze çarpan konsol tasarımı, desenli arka plana sahip kadranlar dikkat çekiyor. Sürücünün sürüş pozisyonunu değiştirmeden rahatlıkla ulaşabileceği mesafede konumlandırılan 8.0 inç büyüklüğündeki dokunmatik ekranlı bilgi ve eğlence sistemi, iki adet USB soketi, bir adet Aux soketi, bluetooth bağlantısı ve kablosuz şarj gibi kapsamlı bağlanabilirlik özellikleriyle araç içerisinde geçen süreyi keyfe dönüştürüyor. Mirror Link, Apple Carplay ve Android Auto uyumlu sistem Mirror Screen özelliğini destekliyor.
Burun yapısında Peugeot’nun en güncel tasarım diline kavuşturulan Rifter’ın arkasındaysa bagaj kapağı camının ayrı olarak açılması, dar yerlerde yükleme-boşaltma yapabilmek için iyi düşünülmüş bir özellik. Ama cam konusunda getirilen en önemli yenilik, kaydırılarak açılan arka kapı camlarının elektrikli olarak açılabilmesi. Standart gövde boyu yetersiz gelebilecek müşteriler için 35 cm daha uzun ikinci bir gövde tipiyle de üretiliyor. Bu amaçla beş veya yedi koltuklu olmak üzere iki farklı gövde uzunluğuyla üretilen yeni Peugeot Rifter, modüler ve pratik yapısıyla çok yönlü kullanım özellikleri sergiliyor ve MPV’leri aratmıyor.
Yüksek oturma pozisyonu ve 10.9 metrelik dönüş çapı dikkat çekerken, isteğe bağlı olarak Advanced Grip Control ve yokuş iniş desteği (HADC) ile kombine etmek de mümkün. Peugeot Rifter ürün gamında yine isteğe bağlı olarak sunulan dört tekerlekten çekiş sistemi Peugeot’nun uzun zamandır işbirliği yaptığı Dangel ile birlikte geliştirilmiş.
Yeni bir platform üzerine inşa edilen Rifter, önde güncel EMP2 süspansiyon yapısını kullanırken, arkada yük taşıma kapasitesinin artması için eski modelin geliştirilmiş bir versiyonunu kullanıyor.
Güçlü ve ekonomik motor ailesi
Giriş seviyesinde sunulan PureTech 110 HP, beş ileri manuel şanzımanla kombine edilirken çok düşük tüketimiyle dikkat çekiyor. Emisyon salınım değerlerini azaltmak için benzin partikül filtresiyle donatılan PureTech motorların 130 HP versiyonu ise sekiz ileri otomatik şanzıman EAT8 ile 2019 yılında kullanıma alınacak. Dizel isteyenler için üç farklı güç seçeneğiyle 1.5 litrelik BlueHDi motor sunuluyor. Giriş seviyesinde yer alan BlueHDi 75 HP, beş ileri manuel şanzımanla eşleştirilirken, yine beş ileri manuel şanzımanla kombine BlueHDi 100 HP motorun bir de daha iyi yakıt ekonomisi sunan stop/start sistemli versiyonu bulunuyor. Ürün gamının tepe noktasını oluşturan BlueHDi 130 HP, standart olarak altı ileri manuel şanzımanla eşleştirilirken isteğe bağlı olarak sekiz ileri otomatik şanzıman EAT8 ile donatılabiliyor. Türkiye’de en çok satılması muhtemel 100 HP’lik BlueHDi motor 250 Nm tork üretirken 0-100 km/s hızlanmasını 12.5 saniyede gerçekleştiriyor ve 170 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. Bu motorun 100 km’deki ortalama tüketimi ise 4.3 lt/100 km. Manuel şanzımanlı 130 HP’lik motor ise 184 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. 300 Nm’lik tork çıkışıyla 0-100 km/s hızlanmasını 10.4 sn’de tamamlayan motorun yakıt tüketimi de 100 km’de 4.3 lt.
PSA’nın İspanya ve Portekiz tesislerinde üretilen Rifter, yılın son çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulacak.
