Yeni 208

Honda Jazz Crosstar 1.5L e:hev Executive

 Honda Jazz Crosstar 1.5L e:hev Executive

Ekim 2001’de Japonya’daki ilk Jazz lansmanına katıldığımda Honda’nın harika küçük otomobiliyle tanışmış, çok çok etkilenmiştim. Sürüş özellikleri, küçük gövdesinin içinde devasa iç hacim, o dönem yeni yeni filizlenen değişkenlik olanaklarında devrim yaratan Magic Seats gibi özellikleri, canlı izlediğimiz Legend ile kafa kafaya çarpışma testinde aldığı olağanüstü sonuç, bende “Küçük otomobil konusu burada biter” fikri uyandırmıştı. Meğer Jazz’ın gideceği daha çok yol varmış! Yirmi yılda ulaşılan dördüncü nesle kadar küçük hatchbackler sınıfında ağırlığını hep hissettiren Jazz, şimdi onun yanına bir de cross over modelini koydu. Üstelik güçlü bir hibrit kartıyla!

Evet, Jazz’ın yıllardır sunduğu bütün avantajları şimdi efektif hibrit desteğiyle tatma zamanı geldi. Lafta değil, olağanüstü düşük tüketim, canlı performans ve tabii alışılagelmiş kabin avantajları bu otomobilin cazibesini her zamankinden yüksek hale getiriyor.

Standart hatchback versiyondan gövdeyi saran siyah plastikler, tavan rayları ve tabii 30 mm yükseltilmiş gövdesiyle “manzaralı sürüş” imkanıyla ayrılan Jazz Crosstar, Honda’nın küçük cross over’ı olarak karşımızda. Yükseklik artırılırken Jazz gövdesinin eni de 31 mm genişletilmiş. Araç boyunun da 46 mm uzatılmasıyla karşımda neredeyse Renault Scenic kadar bir otomobil duruyor gibi hissediyorum. Değişiklikler milimetrik ama karşımda daha heybetli duran bir otomobil var. İrileşmiş farlar, stoplar, gövdeyi saran bakalitler ve raylar bu kadar mı etkili olur? Ama kimliğe cross over sıfatı gelince, rakipleri gibi onun da yoldan çıkacak hali yok, egoları okşamak için SUV görüntüsü verilmek isteniyor, e bir de moda, malum! Bana kalsa daha çok MPV gibi görünüyor ki fonksiyonelliğini de tamamlayınca bunun en yakıştığı modellerden biri Jazz.

İçeri giriyorum, tam bir sürpriz yumurta. Geniş bir hacim, ince A sütunlarının arkasında kör nokta bırakmayan “köşe” camları var. Sanki A sütunları ikiye bölünüp görüş açıları genişletilmiş gibi. Bir de sunroof olsa ortam ne kadar ferah olurdu kimbilir! Kabin Jazz’dan çok farklı değil, yerleşimler mantıklı, göze hoş geliyor ve kolay kullanılıyor. Gerek kokpite yerleştirilmiş 9 inçlik infotainment ekranı gerekse TFT gösterge tablosu kalite algısını yüksek tutuyor. Dokunmatik infotainment ara yüzünde Apple CarPlay de var, Android Auto da. Kokpit üzerinde sadece havalandırma kumandaları manuel, gerisi dokunmatik ekrana taşınmış. Kokpit adeta bir teknoloji merkezi gibi görünürken elektrokrom ayna olmamasını aklım pek almadı. Onca oyuncağın içinde en kıymetli donanımlardan biridir bence, neyse! Kabinde geleneksel yerinde ve kokpitin üst bölümünde iki torpido gözü var, bunların büyüklükleri gayet yerinde.

Jazz’ın geniş iç hacminde şüphesiz koltuklar da pay sahibi. Döşemeleri yıkanabilen Magic Seats, 2001’den beridir cambazlıklarını sürdürüyorlar; yatırılabiliyor, katlanabiliyor, minder kısmı kaldırılabiliyor, her türlü ihtiyaca hizmet veriyor, fark yaratıyor. Koltuklar yatırılınca elde edilen tamamen düz zeminli alan da 1203 litreyi bulan hacim sunuyor. Koltukların hareketli bölümleri ilerleyen kilometrelerde de ses yapmıyorlar. Alçak eşikli geniş bir ağızdan ulaşılan bagaj standart Jazz’dan bir lokma daha küçük; 6 litrelik eksiği var.

“Sürpriz yumurta” derken Jazz Crosstar’ın sadece sunduğu hacimleri kast etmemiştim, asıl şaşırtıcı unsurlar motor havuzunda. Honda’nın 1.5 litrelik motoru, iki ayrı elektrik motoruyla desteklenerek e:hev kimliği kazandırılmış. Neden rakiplerde olduğu gibi bir taneyle yetinilmemiş, aktarayım hemen. Japon üreticinin ‘Elektrik Vizyon Stratejisi’ kapsamında oluşturulan ‘e:Technology’ markası altında e:HEV logosunu taşıyan ilk model olan yeni Jazz’ın hacimli kardeşi Crosstar da aynı teknolojiye sahip. Artık sadece hibrit olarak üretilen Jazz ve Jazz Crosstar, bu keskin kararı performanslı olacak şekilde almış. Yani artık ekonomik ve çevreci olacak diye ağırkanlı, bağırıp bağırıp gitmeyen bir otomobile mahkum değiliz. Jazz’ın zaten en önemli sıkıntısıydı, Honda kritik bir atışla hem ivme kazandırmış, hem de çevrecilik ve ekonomi bir arada gelmiş. Bir elektrik motoru EV kısmını oluşturan, sadece elektrikle ilerlemeyi sağlıyor. Diğeriyse şarj için kullanılan bir elektrik motoru. Bu iki elektrik motoru ve elektronik kumandalı CVT şanzıman, kesintisiz, ekonomik sürüşleri sağlıyor.

Honda’nın e:HEV hibrit sisteminde üç farklı sürüş modu bulunuyor. EV Drive sürüş modunda lityum bataryalar elektromotoru enerji ile besliyor. Hybrid Drive sürüş modunda benzinli motor elektrik jeneratörünü besliyor ve elektrik jeneratörü ise elektromotoru besliyor. Engine Drive sürüş modunda ise benzinli motor gücünü doğrudan tekerleklere aktarıyor.

Özellikle şehir içindeki çoğu sürüş senaryosunda EV Drive ve Hybrid Drive sürüş modları yeterli olurken otoyol sürüşlerinde Engine Drive sürüş modu devreye giriyor. Ani hızlanmalardaki güç gereksinimlerinde elektromotor benzinli motoru desteklemek üzere devreye giriyor.

Hybrid Drive sürüş modunda benzinli motordan gelen aşırı güç yönlendirilerek akü jeneratör motoru ile şarj edilebiliyor. EV Drive aynı zamanda yavaşlama anında oluşan fiziki enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürerek bataryayı şarj ediyor.

e:HEV’in sistemindeki üç sürüş modu arasında geçiş yaparken yolcuların bunu hissetmemesi sağlanmış. Yüksek hızlı elektromotorlar, Honda tarafından mümkün olduğunca hafif, kompakt, verimli ve güç yoğun olacak şekilde geliştirilmiş. 253 Nm’ye kadar yüksek bir tork üretmek üzere 13.300 d/d çeviren elektromotor ile düşük hızlarda da etkileyici bir hızlanma performansı kazanılmış.

Geleneksel bir şanzıman yerine tek bir sabit dişli oranı kullanılan sistem hızlanma sırasında daha düzgün bir tork aktarımı ve doğrusal bir hızlanma hissi veriyor. Böylece Honda’nın sistemi, CVT’lerin yol açtığı o sürekli ses yükseltip gidememe sorununu yaşatmıyor.

Jazz’da yalıtım ve tutunma meseleleri üçüncü neslin facelift döneminde çok ileri taşınmıştı. Yeni jenerasyonda da bu nitelikler korunuyor. Konfor yerinde, yol ve rüzgar sesi rahatsız edici düzeyde değil, sürüş kalitesi yeterince iyi. Sınıfının premium sayılabilecek özelliklere sahip modeli Jazz Crosstar, keyifli sürüşüyle eskisinden daha iddialı.

 

+ Yumuşak ve akıcı hızlanma

+ Büyük bagaj

+ Kaliteli işçilik

+ Düşük tüketim

+ Hızlı ve keskin ekran

+ Donanım paketi

– Elektrokrom ayna yok

– Sunroof yok

– Tuhaf aydınlatma tonu ayar düğmesi!

 

Yakıt tipi: Benzinli

Motor hacmi (cc): 1498

Motor gücü (PS/d/d): 98@5500

Maksimum tork (Nm/d/d): 131@4500-5000

Elektrik motoru güç/tork: 109 PS/253 Nm

Vites kutusu: E-CVT otomatik

Maksimum hız (km/s): 175

0-100 km/s hızlanma (sn): 9.9

Tüketim (şehiriçi/şehir dışı/karma) (lt/100 km): 2.7/4.5/3.8

Ağırlık (kg): 1327

U/G/Y (mm): 4090/1725/1556

Aks mesafesi (mm): 2520

Bagaj hacmi (lt): 298/1203