Seri üretimin akış hızı
Bir otomobilin tasarımı ne kadar güzel olursa olsun, o otomobili imalatını gerektiği gibi yapamazsanız piyasada tutunması çok zordur. Gerektiği gibi derken, ucuz ve kaliteli üretimden bahsediyorum tabii ki. Kaliteli üretimin sırrı belli, otomobili tasarımından başlayarak mühendisliğini kaliteli yapmalısınız. Tabii ki üretim sisteminizi kurarken de kaliteyi esas olacak şekilde kurmalısınız.
Bir zamanlar fabrikalarda “kalite kontrol” vardı. Gerçekten de üretimin kalitesini kontrol eden kişiler vardı üretim hatlarında. İmalatta çalışan işçi parçayı sıkar, ardında da kalite kont-rol çalışanı elinde kırmızı boya olan torkmetreler le sıkılan cıvatanın sıkma torkunu kontrol ederdi. Kontrol sırasında elindeki alete sürdüğü boya, cıvatanın kafasını boyardı. Bu şekilde hem imalat çalışanının işi kontrol edilir hem de kalite kontrolcü kontrol edilmiş olurdu. Özellikle eski araçların kaputları açılınca kırmızı boyalı cıvatalarla karşılaşırdık. Hatta ikinci eldeki satıcılar bu cıvataların üstündeki boyaların aşınmalarına bakarak “bu parça sökülmüş” diye ahkâm keserlerdi.
Günümüzde artık kalite kontrol yapılmıyor. Kontrolü parçayı takan kişi kendi kendini kontrol ediyor. Çok önemli sıkma yapılan yerlerde ise sıkma yapan elektrikli tabancalar ne kadar tork ile sıktığını kaydediyor, hatta yeteri kadar sıkma yapmadıysa bir sonraki işlemin yapılmasına izin vermemek için kendini durduruyor.
Kalitenin yanında olmazsa olmazımız otomobili ucuz üretmek. 47 sayımızda otomobil, ucuzlatma örneklerinden birisini anlatmıştık. Bugün işçilik maliyetini nasıl düşürürüz ona örnek vermeye çalışalım.
Üretim hatlarında çalışan operatörlerin, işini yapmak için yapacağı her türlü gereksiz hareketler, yürümeler, hem çalışanı yorar, yıpratır hem de otomobil üretimine faydası olmaz. Mesela otomobile takılacak parçaların bant kenarına sıralandığı ve çalışanın önünden gecen her araba için bant kenarına gidip o araca uygun parçayı arayıp bulmasını ve gidip arabaya taktığını düşünelim. Çok büyük üretim sayılarına çıkılmayan firmalarda şu günlerde bile uygulanan bir metot. Ancak günde 1000’den daha fazla üretim yapılan üretim tesislerinde bu yöntem uygulanamaz. Dakikada önünüzden 1 otomobil geçiyor.
Diyelim ki boyalı dış kapı açma kollarını takan bir çalışanımız var. Üretim hattının kenarında her renk araba için ayrı ayrı kapı kolları durması gerekir. Ayrıca bazı araçların kapı kollarının kromajlı olduğunu da göz önüne alırsak kenarda en azından 14 tane kutu olmalı. Her operatörümüz her seferinde uygun parçanın hangisi olduğunu bulabilmek için aracın yanına takılan kâğıtlara gidip bakmalı, parçayı bulup araca monte etmeli. Bu işi yaparken de yanında çalışan diğer arkadaşıyla yolları kesişmemeli. Birbirlerine engel olmamalılar. Sıkışıklığı engellemek için üretim bandının boyu uzatılabilir. Kilometreleri bulan montaj bantlarından söz edildiğini duymuşsunuzdur. Ama bu da çözüm değil. Büyük fabrika binaları ve alan lazım.
Montaj çalışanı arkadaşımızın nasıl zor şartlarda işini yaptığını hayal edebilmeniz için biraz daha yakından bakalım.
Bu çalışan arkadaşımız da kapı kilit karşılıklarını takıyor. Önüne araba geldi. Ön çamurluktaki kâğıttan kendisine ait yeri buldu ve hangi parçayı takacağını buldu. Bu sırada araba bant üstünde ilerliyor. Çalışan açık halde duran ön kapıdan kendini kurtardı ve bant kenarına gidip parçasını buldu, eline aldı, varsa parça üstündeki çizilme önleyici koruyucuyu söktü, çöp kutusuna attı. Arabanın yanına geldi, orta direğe parçasını taktı. Elindeki tabancayla parçayı sıktı. Bu sefer arka kapıdan kendini kurtarmak için 2 ya da 3 adım attı ve arka kapının arkasına 2 ya da 3 adımda geçerek kilit karşılığını taktı ve sıktı. Araba bant üstünde yürümeye devam ediyor. Çalışan operatörümüz de arabayla birlikte ileriye doğru gitmiş oldu. Simdi bir sonraki araba için en az 5 adım atarak geriye gelecek ve aynı işlemleri yeniden yapacak.
Hadi bu arkadaşlarımızın işlerini kolaylaştıralım.
Arabanın kapılarını montaj tesisine girmeden sökelim. Arabaları kapısız olarak montaj bandına gönderelim. Kapıları da başka bir yerde toplayalım ve arabaya montaj bandının sonunda monte edelim.
Böyle yaparsak bazı avantajlar ve tabii ki dezavantajlar olacak. Öncelikle çok büyük yatırım gerekli. Sadece sökme ve takma için operatörler gerekli. Montaj girişinden montaj çıkışına giden devasa bir konveyör sistemi kurmamız lazım. Yani yatırım yapmamız lazım. Otomobilimiz buna göre tasarlanmış olmalı. Kapının içine giden kablolar soketli yani sökülebilir takılabilir olmalı. Her bir kablo bağlantısının potansiyel problem kaynağı olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Toz girer, su girer, temassızlık yaşanır, dertlidir soketli bağlantılar. Kapının yerine yeniden takılırken oturması, seviyelerinin ve boşlukların düzgün olması dikkat ve gerektiren işlemler…
Ancak, öncelikle bant kenarında parça ve montaj sayısı azalır. Montaj bandının boyu kısalır. Çalışanlar daha az yol yürür, daha az yorulur. Araba üstünde daha fazla iş yapabilirler. Yani daha verimli çalışırlar. Dolayısıyla da daha ucuza araba yapmış oluruz.
Peki kapılar nerede? Onlar da fabrikanın az kullanılan bir yerine konveyör yardımıyla taşınırlar ve çalışanın tam önünden geçecek şekilde hizalanırlar. Montaj operatörümüz yo-rulmadan önünden gecen kapıları içlerindeki kablo tesisatı hoparlör kapı açma kolu gibi parçaları takar.
Montajı bitmiş kapılar, üretim tesisinin en sonuna yakın bir yerde arabasıyla tekrar buluşur ve arabaya takılır.
Üretim dediğimiz zaman hakkımızı vermek lazım Türk işçisinin eline kimse su dökemez. Ancak maalesef diğer ülkelerin de işçilik kaliteleri ve tabii ki maliyetleri ülkemizdeki üretim birimlerimizi tehdit ediyor.
Otomobil sanayiinde ülke olarak güçlü olduğumuz konulardan birisi de, yeni üretim süreçlerinin geliştirilmesi. Gelişim yaparak araçları ucuza üretebiliyoruz. Az önce sözünü ettiğimiz kapı montaj hattının üretim sürecinde burada yazamayacağım daha birçok özgün geliştirmelerimiz var.
Bunları yaparken yerli kalıp, fikstür yapan geliştiren yerli imalatçılarımız en büyük desteğimiz. Yerli imalatçılarımız bugün yurtdışındaki otomobil firmalarına da anahtar teslimi işleri yabancı firmaların yarı fiyatına yapıyorlar.