Toyota Hilux 2.8L D-4D

Güçlü iş ortağı Hilux 8. jenerasyonda artık arazide lüksü yaşatabilen farklı beklentileri de karşılar durumda. Tadını çıkarmak için yoldan çıkmak yeterli. İlk kez 1968 yılında satışa sunulan Hilux, global pikap pazarında 16 milyondan daha fazla satış adetlerine ulaşarak her geçen gün başarısını katlamış segment liderlerinden biri. Belki dünyada değil ama zor girilen Avrupa pazarında yüzde 23,5’lük pay ile en çok satan pikap ünvanına sahip.
Önceki jenerasyona göre 70 mm daha uzatılan, 20 mm genişletilen ve 35 mm daha alçaltılan Hilux, markanın “Keen Look- Keskin Bakış” tasarım dilini yansıtan ızgara ve farlarıyla artık güçlü bir görünüme sahip. Çift kabinin kapıları geniş açlılıyor, basamak sayesinde rahat inilip biniliyor. Arkadaysa daha alçakta konumlandırılan tampon, arka kapak kapalıyken dahi üzerine basıp arka bölüme ulaşmayı kolay hale getiriyor. Ağır kasa kapağı yüklemeleri kolaylaştırıyor. En üst donanım versiyonu test aracımızda yer alan geri görüş kamerası da bu kapağın tutamağında yer alıyordu. Kasanın üzerindeki kapak, hidrolik pistonlarla kolayca açılıp kapatılıyor.

Hilux’ın popüler TV programlarında yenilmez, yıkılmaz olarak sunulmasına her ne kadar abartı ve şov unsurları varsa da itirazımız olamaz. Biliyoruz ki Hilux, eskiden bu yana hep çok güçlü. Ama bu yakışıklı son jenerasyonda dayanıklılığı tartışılmaz kamyonetten bir lüks SUV yaratma beklentileri oluşturuyor. Arkada bir kasa, akslarda da makaslar olduğu sürece Hilux’ın karakteri değişmez, makaslar yay olursa da Hilux kamyonet olmaz. Ama şurası bir gerçek ki kabin rahatlığı ve yalıtımı fark edilir derecede geliştirilmiş. Özellikle yol sesiyle vedalaşılmış. Gıcırdayan bir kasa yok, kabin ise otomobil kadar rahat. Rüzgar sesi duyulmuyor değil ama bu kadar yüksek ve sert hatlı bir gövdede normal sayılmalı.

Salon salomanje kabinde 5 yolcu için konforlu seyahat alanı var. Baş/diz/omuz mesafeleri sanki D segmenti bir otomobildeymişcesine cömert sunulmuş. Kokpite baktığımızda modern unsurlarla buluşturulmuş, dijital klimadan dokunmatik infotainment ekranına eksik kalmamış. Arazi kullanımında kirli ya da ıslak ellerle 7 inçlik dokunmatik ekranı kullanmaya kolay kıyılır mı bilinmez ama kimi zaman gecikmeli algılar dikkat çekiyor. Zorlu koşullara uygun araçlarda konvansiyonel kumandalar daha pratik olabilir sanki… Kokpitin kenarlarındaki gizli bardaklıklar ise çok kullanışlı.
Hilux’ın önceki nesilde direksiyonu hayli sertti, yeni versiyonda sertlik dozu yumuşatılarak şehir kullanımına daha uygunlaştırılmış. Korkmayın elektrikli değil, zaten öyle bir değişimin anlamı, bir maçonun bıyıklarını kesmesi gibi bir şey olurdu!
Araçta elektronik destek sistemleri bolca kullanılmış. Sürüşler, bir düğmeye basılarak ECO ve POWER olmak üzere iki farklı modda yapılabiliyor. ECO modu hızlanma, ısıtma ve soğutma ayarlarını “kısarak” yakıt tasarrufu sağlarken, POWER modunda “musluklar açılıyor” ve sürücüye daha keskin gaz tepkileri sunuyor. 2.8 litrelik motor, güç homurtusuna sahip bir dizel. Etkili tork çıkışıyla son derece verimli ve efektif. Gücünü altı ileri vitesli ECT otomatik şanzıman sayesinde akıcı vites geçişleri ve sessiz bir sürüş sağlayarak tekerleklere aktarıyor. Hız kesildiğinde ve yavaşlamalarda akıllı davranıp vites düşürerek sürücüyü desteklediği de görülüyor.

Yeni Hilux’ın off-road yetenekleri elektronik destek üniteleri sayesinde Land Cruiser seviyelerine çıkıyor. Aktif Çekiş Kontrol Sistemi (A-TRC) fren sıvı basıncını ve motor kontrolünü kullanarak dört tekerleğe gerekli olan torku dağıtıyor. Bir veya daha fazla tekerlekte çekiş kaybı tespit edildiğinde, sistem otomatik olarak o tekerleğe fren uyguluyor ve tork dağılımı anında yeniden yapılıyor, sürüş kesintiye uğramıyor. Yokuş İniş Asistanı (DAC), kaygan ve tümsekli eğimlerde sürücünün güvenli biçimde istediği yere gitmesini sağlıyor. Yokuş Kalkış Asistanı (HAC) ise, sürücünün fren pedalını bıraktığı anda iki saniye boyunca dört tekerleğe fren uygulayarak aracın geri kaymasını ve güvenlik sorunu yaratmasını engelliyor.

Arazi sürüşlerinde selefine göre tekerlek artikülasyonu %20 artırılan araç, engebelerde daha rahat manevra rahatlığı yaşıyor. Yaklaşma açısı 30 dereceden 31 dereceye çıkan aracın uzaklaşma açısı da 23 dereceden 26 dereceye çıkmış. Bunlar gövdenin arazi kabiliyetlerini geliştiren değişimler. Hilux’un sudan geçme kabiliyeti, sınıf lideri Ford Ranger’a göre 10 cm daha geride, ama 70 cm’lik derinlikten geçebiliyor.
Yeni Hilux’da aktif ve pasif güvenlik özelikleri de segmenti içinde en üst seviyede. Yedi hava yastığı, EBD ile desteklenmiş ABS fren sistemi, Brake Asist, Acil Fren Uyarı Sinyali (EBS), Araç Denge Kontrol Sistemi(VSC) ve Römork Savrulma Kontrol sistemi (TSC) Yeni Hilux’ın tüm versiyonlarda standart sunuluyor.
Hilux, yüzde 20 oranında artırılmış burulma direncine sahip şasi yapısıyla daha iyi yol tutuş, sürüş konforu ve çarpışma güvenliği sağlıyor. Önceki jenerasyona göre 120 adet daha fazla kaynak noktasıyla (toplamda 388) gövde sağlamlığı da artırılmış.
Lüks çift kabinin ardındaki 1555×1540 ebatlı kasasında 925 kg yük taşıyabilen Hilux, süspansiyon bağlantı parçalarının güçlendirilmesiyle beraber, 3.2 ton çekme kapasitesi sunuyor.

+ Bir kamyonet için lüks kabin
+ Sürüş rahatlığı
+ Çekiş üstünlüğü
+ Arazi yetenekleri
+ Süspansiyon karakteri
+ Makul konfor düzeyi
+ Geniş ve ferah kabin
+ Üst versiyonda zengin donanım
– İri gövdeyle manevra güçlüğü
– Dokunmatik ekranın gecikmeli tepkileri

Toyota Hilux 2.8L D-4D
Yakıt tipi: Dizel
Motor hacmi (cc): 2755
Motor gücü (HP): 177@4800-5600
Maksimum tork (Nm): 450 @1600-2400 d/d
Vites kutusu: 6-ileri otomatik
Maksimum hız (km/s): 175
0-100 km/s hızlanma (sn): –
Tüketim (şehiriçi/şehir dışı/karma) (lt/100 km): 8.5/7.1/10.9
Ağırlık (kg): 1551
U/G/Y (mm): 5330/1855/1815
Aks mesafesi (mm): 3085
Bagaj hacmi (lt): 1555×1540